Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Widget HTML #1

KÜTAHYA KRONOLOJİK TARİHİ KÖYLER VE NÜFUSLARI

kadim kütahya tarihi
kütahya-tarihi-ilçe-köy-nüfusları
 


KÜTAHYA TARİHİ KÜTAHYA İLLER İLÇELER KÖYLER VE NÜFUSLARI

Kütahya kronolojik zamanı
Kütahya tarihi , Kütahya nerededir , Kütahyanın ilçeleri , Kütahya nın köyleri Kütahya köy nüfusları Ege Bölgesi'nin İç Batı Anadolu Bölümü'nde yer edinen Kütahya, bilinen tarihi arasında Hitit, Frig, Roma, Bizans, Selçuklu, Germiyanoğulları ve Osmanlı Dönemi uygarlıklarıyla Türkiye Cumhuriyeti'ne ulaşmıştır. 

Kütahya ili sınırları içinde kalan topraklarda yerleşen ve ismi malum en eski halk Hitit'lerdir. 
Buna karşın çevredeki Arkeolojik buluntular ilin yerleşim tarihini oldukça daha eskilere, ilk çağlara değin götürmektedir.

Kütahya için kati bir kuruluş zamanı verilememekle birlikte; 
Hitit metinlerinde geçen Assuva tarihiyle ilgili IV. Tuthaliya (M.Ö. 1256–1220) yıllıklarına dayanarak M.Ö. II. Binin ortalarında kurulduğu söylenebilir. 
Kütahya, bugün de işletilen zengin maden yatakları dolayısıyla tarihin her devresinde alaka görmüş, bu sayede geniş ticaret yollarına sahip olmuş, hızla gelişmiştir.

Malazgirt Zaferi'nin peşinden XI. Yüzyılın sonunda Türk uygarlıklarıyla tanışan Kütahya, Germiyanoğlu Beyliği'ne başkentlik yapmış olup Osmanlı Devleti bu topraklar üzerinde kurulmuştur. 
Ayrıca Kütahya "Türk ve dünya askerlik tarihi" nin en büyük zaferinin kazanmış olduğu yer olarak zengin bir kültürel mirasa haizdir.

Kütahya şehrinin eski adları

Eski kaynaklara, sikke ve yazıtlara göre Kütahya'nın antik dönemdeki adı "Kotiaeion"dur. Ünlü Antik Çağ Coğrafyacısı Strabon bu adın, "Kotys'in Kenti" anlamına geldiğini belirtmektedir. 
Kotys, Trakya'da yaşayan Odrisler'den olup, Romalılar'ın M.S. 38'de Anadolu'ya gönderilmiş olduğu bir komutanın adıdır. 
Kütahya Müzesi'nde bulunan bir sikkede bu ad "Koti" olarak geçmektedir. 
Kütahya adı, eskisine benzetilerek Türkler tarafınca verilmiştir.

Kütahya ilk kuruluş yeri neresidir

İlimizin ilk yerleşim yeri Kütahya kalesi ve çevresidir. 
Germiyanoğulları döneminde de kullanılan kent merkezinde yapılan kazılarda Roma dönemi nekropol (mezarlık) alanları bulunmuştur. 
Ancak şehir merkezinde Frigler dönemine ilişik önemli bir buluntuya rastlanmamıştır. Kütahya'nın antik dönemdeki yerleşim alanı hemen hemen kesin olarak belirlenememiştir. Ne zaman kurulduğu, nerede kurulduğu, ne vakit ve kim tarafından fethedildiği kati olarak ifade edilemeyen Kütahya, bir sırlar kentidir.

Kütahya da Yapılan Arkeolojik Kazılar ve Eski Yerleşim Merkezleri :

Bugüne kadar Kütahya ve çevresinde yapılan dizgesel kazı ve araştırma sayısı fazla değildir.
İngiliz Arkeoloji Enstitüsü adına Clive Foss - Kütahya Kalesi'ni, Epigraf Tomas Drew Bear - Yazıtları, David French - Roma Yolları ve Mil Taşlarını, İstanbul Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Turan Efe Antik Yerleşimlerden Höyük ve Tümülüsleri araştırmıştır. 
Alman Arkeoloji Enstitüsü'nün Aizanoi Antik Kentinde başlattığı sistematik kazı ve araştırmalar 1970 yılından beri devam etmektedir.

Müze uzmanlarının Kütahya il sınırlarında yapmış olduğu araştırma ve inceleme çalışmalarında yüzü aşkın höyük, tümülüs ve antik yerleşim saptanıp belgelenmiş, yapılan kurtarma kazılarıyla kentin tarihini aydınlatacak mühim arkeolojik malzemelere rastlanmıştır. 
Kütahya Merkez Seyitömer Höyük'te meydana getirilen kurtarma kazılarında Eski Tunç dönemine uzanan toplu buluntular elde edilmiş olup Kütahya Arkeoloji Müzesi'nde ayrı bir salonda sergilenmektedir.

Merkez Ağızören Köyü'nde 2000 senesinde meydana getirilen kazılarda Hitit yerleşimine ilişik nekropol (mezarlık) alanında mühim arkeolojik malzemeler ele geçmiştir.

Kütahya'da Eski Tunç Dönemi'ne uzanan toplu buluntu veren en önemli merkez, 1977 yılında kömür çıkartma işlemi esnasında ulaşılan Tavşanlı Tunçbilek, Boyalık ve Gevence mevkileridir. 
İlin yerleşim evveliyatına fer tutan Eski Tunç buluntu merkezleri Seyitömer, Tavşanlı - Kayı Köyü, Altıntaş - Üçhöyük, Domaniç - Elmalı, Simav, Emet ve Çavdarhisar yöreleridir. Buralarda ele geçen buluntular 
Bitynia dışında tüm Batı Anadolu'da rastlanan tipik Troya çanak - çömleği örneklerindendir.

Gaga ağızlılar, üç ayaklı kaplar, depas türü maşrapalar haricinde, Balıkesir, Bursa yöresine has Yortan kültürünün bezekli kaplarına rastlanması, Kütahya'nın kuzeyinde bu kültürün faal olduğunu göstermektedir.

Kütahya kronolojik tarihi

M.Ö.(1800-1200) Hitit Dönemi,
M.Ö.(1460-1200) Assuva Konfederasyonu arasında Kütahya,
M.Ö.(1200-676) Frigler Dönemi,
M.Ö.(607-546) Lidya Dönemi,
M.Ö.(546-334) Persler Dönemi,
M.Ö.(334-281) İskender Dönemi,
M.Ö.(281-133) Bergama Dönemi,
M.Ö.(133)-M.S.(395) Roma Dönemi,
M.S. 395 Bizans Dönemi'nin başlaması,
M.S. 8.Yy Kütahya Kalesi'nin inşası,
1078 Kütahya'nın Selçuklularca alınması,
1097 Haçlıların Kütahya'yı alıp Bizanslılara bırakması,
1182 Kütahya'nın yine Selçuklulara geçmesi,
1197 Kütahya'nın Bizanslılarca geri alınması,
1233 Kentin kati olarak Selçukluların eline geçmesi ve Kütahya Kalesine ilaveler yapılması,
1260 Germiyanoğlu Aşiretinin Kütahya'ya yerleşmesi,
1277 Kütahya'nın Germiyanoğullarına ikta olarak verilmesi,
1300 Germiyanoğlu Devleti'nin kuruluşu,
1314 Umur-Bin Savcı Medresesi'nin yapılması,
1381 Germiyanlı Devlet Hatun'un Yıldırım Bayezid ile evlenmesi,
1381-1389 Yıldırım Bayezid'ın Kütahya Valiliği,
1390 Yıldırım Bayezid'ın Germiyanoğlu Devletine son vermesi,
1402 Timur'un Germiyanoğlu Devleti'ni yeniden canlandırması,
1410 Yıldırım Bayezid'ın yapımını başlatmış olduğu Ulu Camii'nin tamamlanması,
1411 II. Yakup İmaret Külliyesi'nin yapılması,
1429 Germiyanoğlu II. Yakup'un ölümü ve vasiyetiyle topraklarının Osmanlılara geçmesi,
1451 Anadolu Beylerbeyliği Merkezi'nin Kütahya'ya taşınması,
1511 Şahkulu Ayaklanması,
1542-1558 Şehzade Bayezid'ın Kütahya Valiliği,
1558-1566 Sultan II. Selim'in Kütahya Valiliği,
1766 Fincancılar Esnafı Anlaşması,
1833 Mısır ordusunun Kütahya'yı işgali,
1850-1851 Lajoss Kossuth'un Kütahya'da misafir edilmesi,
10.09.1885 İlk telgrafın çekilmesi,
1892 Demiryolunun gelmesi,
1905 Kütahya eski Hükümet Konağı'nın yapılışı,
20.09.1919 Kütahya Kuva-i Milliye Teşkilatının kurulması,
21.07.1920 Kütahya Milli Alayı'nın Kuruluşu,
06.08.1920 Atatürk'ün Kütahya'ya İlk Gelişi,
03.09.1920 Simav'ın işgali,
05.09.1920 Gediz'in işgali,
05.01.1921 Gediz'in Çerkez Ethem'den katılımı,
13.07.1921 Altıntaş'ın işgali,
14.07.1921 Tavşanlı'nın işgali,
17.07.1921 Kütahya'nın işgali,
28.07.1921 Yunan Kralı Konstantin'in Kütahya'ya gelmesi,
30.08.1922 Dumlupınar Meydan Muharebesi Kütahya'nın Kurtuluşu s:18.00,
01.09.1922 Gediz'in Kurtuluşu,
03.09.1922 Emet ve Tavşanlı'nın kurtuluşu,
24.03.1923 Atatürk ve Latife Hanımın Kütahya'yı ziyaretleri,
08.10.1923 Kütahya'nın il olması,
30.08.1922 Atatürk'ün Dumlupınar'a gelişleri,
1926 Kütahya'ya ilk elektrik verilmesi,
1926 Sümerbank Kiremit Fabrikası'nın Açılması,
23-24.01.1933 Atatürk'ün Kütahya'yı ziyaretleri,
21.06.1934 Atatürk ve Şah Rıza Pehlevi'nin Alayunt İstasyonu'nda dinlenmeleri,
24.11.1954 Kütahya Şeker Fabrikası'nın açılması,
1956 Tunçbilek Termik Santralı'nın üretime başlaması,
1958 SLİ Termik Santralı'nın üretime başlaması Emet Etibor İşletmeleri'nin Açılması,
27.10.1961 TÜGSAŞ (Azot) Fabrikası'nın açılması,
1976 Kütahya Manyezit Fabrikası'nın açılması,
1981 Gümüş Fabrikası'nın açılması,
1992 Dumlupınar Üniversitesi'nin kurulması.

Kütahya Hitit ve Frig süreci

Kütahya yöresi, Hititler Dönemi'nde Assuva'nın doğusunda, Hitit Devlet sınırlarının da batısında yer almıştır. 
Antik Çağ bölümlenmesine bakılırsa ise ilin doğu yarısındaki toprakları Frigya, batısı da Mysia bölgesindedir.

O dönemde Hititlerin siyasal tesiri dışında kalan Batı Anadolu'daki pek çok şehir konfederasyonlar benzer biçimde örgütlenmiştir. 
Kuzeybatı Anadolu'daki As-suva Konfederasyonu bunlardan biridir ve Kütahya'nın batısında kalan topraklar bu konfederasyona bağlıdır. 
İlin kuzey kısımları ise varlıklı gümüş yatakları ve buna bağlı gelişmiş ticaret yolları dolayısıyla Hititlerin devamlı ilgi ve tesir alanında kalmakta, bu nedenle sıkça saldırılara uğramaktadır.

Hitit İmparatorluk sürecinin sonuna doğru doğuda Assuva yöresindeki bakır yataklarının Asurlar'a kaptırılması, Hititler'in Kütahya'ya ilgisinin artmasına neden olmuştur. 
Bu sırada Assuva'nın başında Sum Dlama, Hititler'in başlangıcında IV. Tuthaliya bulunmaktadır. (M.Ö. 1256-1220).

Assuva'ya saldıran Hititler'in ülkeyi yakıp yıktıklarını, Assuva kralı ve oğlu Kukkulis'i tutsak alıp Hattuşaş'a götürdüklerini IV. Tuthaliya yıllıklarından öğreniyoruz. 
M.Ö. 1200'lerde Trakya'dan Anadolu'ya büyük dalgalar halinde geçen Frigler, bölgede Hitit egemenliğine son verip, doğuda Kızılırmak, güneybatıda Burdur Gölü'ne kadar uzanan geniş bir alanı yurt tutmuşlardır. 

Bursa, Balıkesir yörelerine gelen yeni oymakların eskilerini daha doğuya sürmeleri cevabında Kütahya'nın batı kesimleri Mysia bölgesinde yer almaktadır.

Yine Frigler'in bir kolu olan Bitin ve Tinler'in Kütahya'nın kuzeyine Bilecik-Sakarya bölgesine yerleştikleri görülmektedir. 
Frigler'in aslolan kalabalık oymaklarının ise Afyon, Eskişehir, Kütahya üçgenindeki bölgeye yerleşmesi sonucunda, Kütahya'nın doğusu Epiktetos Frigyası ismini almıştır. Kütahya'nın güneyine, Temnos (Şaphane) ve Dindimos (Murat) Dağı'na kadar yayılan Frigler yerli Hititler'le karışıp kaynaştıkça güçlenmiş, kültür alanlarını genişleterek doğuda Fırat'a, batıda Ege Denizi'ne kadar dayanmalarına rağmen Lidyalılar üstünde sürekli bir egemenlik kuramamışlardır.

Kütahya Frig Yerleşimi-Söğüt Köyü:

M.Ö. VIII. Yüzyılda devlet olarak örgütlenen Frigler'in barışçı bir toplum olarak geliştiği, ziraat ve hayvancılıkla uğraştıkları, kaya mezarları, tapınım alanları ilekendilerine has bir mimari getirdikleri, maden işçiliği ve dokumacılıkta ileri gittikleri, yeni müzik aletleri ürettikleri görülmektedir. 

Antik kaynaklar, ünlü masalcı Ezop'un doğum yeri olarak Kütahya'yı göstermektedir. 
M.Ö. 676'da Kafkasya üzerinden Anadolu'ya giren Kimmerler'in, Frigya Kralı III. Midas'ı yenerek Kütahya ve çevresini ele geçirdiği, ondan sonra M.Ö. 607'de Lidya kralı Alyattes'in Kimmer egemenilğine son verdiği gözlenmektedir. 

Lidyalılar döneminde Efes'ten başlayıp başkent Şart, Uşak ve Kütahya'dan geçerek Adalar Denizi ve Kızılırmak'ın şark yakasını birbirine bağlayan Kral Yolu bu zamanda yapılmıştır. Doğuda gelişerek Anadolu'yu Marmara'ya kadar istila eden Persler'in ünlü kralı II. Kyros, M.Ö. 546'da Lidyalıları tarihten silmiş, Kütahya'yı Frig Satraplığı'nın merkezi yaptığı Dinar'a bağlamıştır. 

Pers yönetiminin kilo vermesiyle M.Ö. 334'te Biga Çayı civarındaki savaşı kazanan Makedonyalı İskender bölgede üstünlük kurmuştur. İ
skender'in M.Ö. 324'te vefatıyla Kütahya ve çevresi komutanlarından Antigonas'a geçmiştir. Bölgede M.Ö. III. Yüzyılın başlarında yaşanmış olan karışıklıklardan sonrasında Bergama Krallığının üstünlük sağlamış olduğu ve M.Ö. 133 tarihinde Kütahya'nın Roma'nın Asya Eyaleti sınırlarına dahil edildiği görülmektedir.

Kütahya Roma Bizans dönemi

Kütahya, Roma egemenliğine girdiği sırada bölgede küçük şehir devletleri vardır. Kütahya'da Koti-aeion, Gediz'de Cadı, Simav'da Synaus, Emet'te Ti-beriopolis, Simav Boğazköy'de Ancyra, Altıntaş'ta Soa ve Çavdarhisar'da Aizanoi Antik yerleşim merkezleri bulunmaktadır. 

Bu kent devletlerini Claudius unvanlı valiler yönetmiş, toplanan verginin bir bölümünü merkeze gönderip kalanını kentin imarına harcamışlardır. 
O dönemin en büyük şehri olan 120 bin nüfuslu Aizanoi'nin Zeus Tapınağı, İmparator Hadrian MS. (117-138) döneminde toplanan arazi vergileriyle yaptırılmıştır. 

Bu bölgede (302) tarihinde yapıldığı saptanan bir borsa binası vardır. 
Duvarları üstünde Latince fiyat listeleri bulunmaktadır. 
Bu listeler fiyat artışlarını önlemek için konulmuştur.

M.S.395'te Roma İmparatorluğu'nin ikiye ayrılmasıyla Kütahya, Doğu Roma İmparatorluğu (Bizanslında kalmıştır. 

Bu dönemde önemli bir piskoposluk merkezi olan Kütahya hızla gelişmiş, çevresine meydana getirilen kalelerle korunaklı bir kent haline getirilmiştir. 
Zeus Tapınağı kiliseye çevrilmiş, il ve çevresinde fazlaca sayıda kilise inşa edilmiştir.

Kütahya Selçuklu dönemi 

1071 'de Malazgirt Savaşı'nda Alparslan'a yenilen Bizans İmparatoru Romanos Diogenes salıverildikten sonra Bizanslılar tarafınca Kütahya Kalesi'ne getirilmiş ve gözlerine mil çekilerek cezalandırılmıştır. 

Anadolu Selçuklu Devleti'ni kuran Kutalmışoğlu Süleyman Şah, 1075'te İznik'i aldıktan sonrasında Kütahya ve yöresine akınlar düzenlemiş, 1078'de şehri ele geçirmiştir.


1097'de Haçlıların saldırısıyla Bizans'ın eline geçen Kütahya 1182'de Selçuklular tarafından geri alınmıştır. 
1186'da II. Kılıç Arslan ülkeyi 11 oğlu arasında paylaştırınca Kütahya Gıyaseddin Keyhüsrev'e düşmüş, çıkan karışıklıklar ve kardeş kavgaları sırasında 1196'da Kütahya yeniden Bizanslıların eline geçmiş, 1233'de Alaeddin Keykubad zamanında Anadolu Selçuklularına tekrar kazandırılmıştır. 

Kütahya'daki Hıdırlık Mescidi, Yoncalı Hamamı ve Camisi, Balıklı Camii ve Medresesi Selçuklu periyodu eserlerindendir.

Kütahya beylikler süreci

I. Alaaddin Keykubad döneminde 1230'da Anadolu'ya gelen Germiyanoğlu Aşireti, Malatya yöresine yerleştirilmiş olup 1240'ta Baba İshak ayaklanmasında Selçuklulara yardım etmişlerdir. 
1243 Kösedağ bozgunundan sonra artan Moğol baskısı karşısında Germiyanoğulları 1260'ta göç ederek Kütahya yöresine yerleşmiştir.

1277'de Anadolu Selçuklu Devleti'nin dağılmasıyla Kütahya ve yöresi Germiyanoğullarfnın payına düşmüş, hızla gelişen Germiyanoğlu Beyliği, Batı Anadolu'nun en kuvvetli beyliği olmuştur. 

İlk beylerinin Alişir olduğu tanınmaktadır. 
Alişiroğlu I. Yakup 1300'de bağımsızlığını ilan ederek Kütahya'yı başkent yapmıştır. 1340'ta yerine geçen oğlu Mehmet Bey döneminde gelişimini sürdüren Germiyanoğlu Devleti'nin başında 1361'de Süleyman Şah görünmektedir. 

Bu dönemde Osmanlı Sultanı I. Murad'ın oğlu Bayezid'e kızını veren Süleyman Şah, Kütahya, Simav, Emet ve Tavşanlı'yı kızı Devlet Hatun'un çeyizi olarak Osmanlılar'a vermiştir. (1381) 

Yıldırım Bayezid 1389'a kadar Kütahya'da valilik yapmıştır. 
Süleyman Şah, Kula'ya çekildikten sonrasında 1387'de ölmüş, yerine oğlu II. Yakup Bey geçmiştir. 

Germiyanoğulları Beyliği II. Yakup'un vasiyeti üstüne 1429'da Osmanlılara katılmıştır. Kütahya'daki Germiyanoğlu eserleri içinde bugün Çini Müzesi olan II. Yakup İmaret Külliyesi, şimdi Arkeoloji Müzes olan Umur-Bin Savcı Medresesi ile İshak Fakih Camii ve Medresesi sayılabilir. 
Germiyan oğlanları döneminde Yıldırım Bayezid'in Kütahya Valiliği esnasında yapımına başlanan Ulu Camii XV. Yüzyılda Musa Çelebi döneminde tamamlanmıştır.

Kütahya Osmanlı periyodu

1429'da Germiyanoğlu II. Yakup'un vasiyeti ile Osmanlılara geçen Kütahya bu zamanda bir sancak merkezidir. 1451'de Anadolu Beylerbeyliği'nin merkezi olan Kütahya'da Kanuni'nin oğulları Şehzade Bayezid (1542-1558) ve (Sultan II.) Selim (1558-1566) valilik yapmışlardır.

1511'de Safavilerin Anadolu'da bitirdikleri bölücülük sonucunda çıkan Şahkulu ayaklanması Kütahya'ya kadar yayılmıştır. 
1833'te Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın oğlu İbrahim Paşa'nın Kütahya'yı işgali ve aynı sene imzalanan Kütahya Antlaşması ile şehri terk etmesi devrin kayda kıymet olaylarıdır. 
Kütahya Osmanlı mimarisinin güzel örnekleriyle donatılmış, çeşme, köprü, cami, medrese, han ve hamamlarla bayındır edilmiştir.

Selçuklulardan bu yana devam eden çini sanatı bu zamanda en parlak devrini yaşamıştır. Dünya tarihinin devlet nezaretinde yapılan ilk toplu iş sözleşmesi, Fincancılar Esnafı Anlaşması adıyla 13 Temmuz 1766 tarihinde Kütahya'da imzalanmıştır.

1849'da Osmanlı Devleti'ne sığınan Macar istiklal hareketinin önderi Lajos Kossuth ve beraberindeki 56 mülteci, 1850-1851 yıllarında Kütahya'da konuk edilmiştir. Lajos Kossuth'un Kütahya'da kaldığı ev 1982 yılında müze haline getirilmiştir.

1867'de Hüdavendigar Vilayetine bağlı bir sancak merkezi olan Kütahya, 8 Ekim 1923'te vilayet olmuştur.

Kütahya Milli Mücadele dönemi

Kütahya'nın Milli Mücadele tarihimizde çok mühim bir yeri vardır. 
Cumhuriyetimizin kurulması için verilen bağımsızlık mücadelesinin en önemli safhası ilimiz sınırları içinde yaşanmıştır. 

I. Dünya Savaşı sonucunda itilaf devletleri, Mondros Ateşkes Antlaşması hükümlerine dayanarak Anadolu'yu işgale başladılar. 
İşgaller karşısında milleti ve memleketi savaşa sürükleyenler, kendi hayatlarının endişesine düşerek gerekli tedbirleri almamışlardı.
Ordunun elinden mühimmatı alınmış, anlaşmazlık devletleri türlü vesilelerle yurdun çeşitli bölgelerini işgale başlamışlardır. 
İtilaf birliği İstanbul'da; Fransızlar, Adana'da; İngilizler Urfa, Maraş, Samsun ve Merzifon'da; İtalyanlar, Antalya ve Güneybatı Anadolu'da bulunuyorlardı. 
15 Mayıs'ta itilaf devletlerinin izni ile Yunan ordusu İzmir'e çıkmıştır. 
Bu konum karşısında Türk milleti tarih süresince gösterdiği "ulus olma bilinci" içerisinde işgallere karşı Kuva-i Milliye hareketini başlatmıştır.

Kütahya'da Milli Mücadele 20 Eylül 1919 günü adım atmıştır. 
Binbaşı İsmail Hakkı, Yüzbaşı İsmet, Yüzbaşı Süleyman ve Mülazım Tahsin Beyler Kütahya'ya gelmiş olarak Kuva-i Milliye Teşkilatını kurmuşlardır. 

Teşkilatın başına Askerlik Şubesi Başkanı Binbaşı Nüzhet Bey seçilmiştir. 
İsmail Hakkı Bey Komutasında açılan 350 benlik bir müfrezenin İngilizleri Kütahya'dan çekilmek zorunda bırakması Kütahya'da Milli Mücadelenin ilk başarısıdır.

Kütahya'da, Milli Alayı kurmayı başaran (Prişti-neli) İsmail Hakkı Bey, Batı Cephesi Komutanı Ali Fuat (Cebesoy) Paşa tarafınca Kütahya Milil Alayı Kumandanlığıma atanmıştır. 

İsmail Hakkı Bey Pozantı Kongresi'nden dönmekte olan Mustafa Kemal Paşa'ya Afyon'da bulunduğu sırada telgraf çekerek Kütahya'ya "Milli Alayı" denetlemesi için çayır etmiştir.

6 Ağustos 1920 tarihinde Kütahya'ya gelen Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk, Milli Alayı denetlemiş ve Kütahya'dan ayrılırken Kütahya Mutasarrıfı Sait Bey'e kendi el yazısıyla takdirname vermiştir. 

Kütahya Milli Alayı, Milli Mücadele yıllarında mühim görevler üstlenmiş, işgal yıllarında büyük yararlılıklar göstermiştir. 

10 Ağustos 1920'de imzalanan Sevr Antlaşması hemen sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin antlaşmayı tanımadığını ilan etmesi üzerine işgal hızlanmış, Yunanlılar 13 Temmuz'da Altıntaş'a, 14 Temmuz'da Tavşanlı'ya, 17 Temmuz'da Emet, Simav ve Kütahya'ya 3 Eylülde Simav'a, 5 Eylülde Gediz'e girmişlerdir. 28 Temmuz 1921'de Kütahya'ya gelen Yunan Kralı Konstantin Savaş Konseyini burada toplayıp Ankara üstüne adım atma kararı çıkartmıştır.

Yunan Ordusunun bu ilerleyişi karşısında Türk Ordusu, Sakarya'da Başkomutan Mustafa Kemal komutasında dünya savaş tarihinde örneği görülmeyen bir taktikle büyük bir zafer kazandı. 
Sakarya'da durdurulan hasım ordusunu tamamen yurttan atmak amacıyla bir yıl kadar devam eden hazırlık döneminden sonrasında 26 Ağustos 1922 tarihinde Başkomutan Mustafa Kemal Büyük Taarruzu başlattı. 

Bu çarpışmalar esnasında Türk askeri, tarihimizin her döneminde görülen kahramanlık ve fedakarlıklarına yenilerini ekledi. 
57. Tümen Komutanı Albay Reşat (Çiğiltepe) Bey'in Çiğiltepe'nin alınmasının yarım saat gecikmesi üzerine görevini yerine getirememenin üzüntüsü ile kendisini vurması, bu anlayışa misal teşkil eder. 
Zaferden sonra buraya Albay Reşat Çiğiltepe Anıtı yapılarak anısı ölümsüzleştirilmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, Büyük Taarruzu bizzat cephede idare ederek üstün askerlik vasıflarını göstermiş ve her zaman askerinin yanında Türk ordusuna büyük moral ve destek olmuştur. 

30 Ağustos günü Başkomutan Mustafa Kemal'in Zafertepe'den bizzat yönettiği meydan muharebesinde Allıören, Keçiler, Kızıltaş Deresi yolunun iki yanında Yunan birlikleri tamamen sarılmış ve imha edilmişlerdir. 
Kızıltaş Deresi bölgesinde açık kalan alandan birtakım Yunan birlikleri ve General Trikopis, General Diyenis ve bir oldukca Yunan komutanı kaçmışlardır.

Başkomutan Mustafa Kemal, İsmet Paşa ve Fevzi Çakmak Paşa Çalköy'de yıkık bir evin avlusunda kırık bir kağnı arabasının üstünde durum değerlendirmesi yaparak Yunanlıların yeniden savunma düzenine geçmesini önlemek ve Yunanlıları mağlup etmek için İzmir'e girmek görüşüne varmışlardır. Mustafa Kemal burada Batı Cephesindeki bütün subay ve erlere okunmak suretiyle bir bildiri yayınlamıştır.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Orduları, Afyonka-rahisar-Dumlupınar büyük meydan muharebesinde, zalim ve mağrur bir ordunun temel varlığını inanılmayacak kadar az bir zamanda yok ettiniz. 
Büyük ve seçkin ulusumuzun fedakarlıklarına layık olduğunuzu kanıtladınız. 
Sahibimiz olan büyük Türk ulusu geleceğine güvenmekte haklıdır. 
Savaş alanlarındaki başarı ve fedakarlıklarınızı yakından görüp izliyorum. 
Ulusumuzun size olan övgülerinin iletilmesine aracılık etme görevinin arkasını bırakmayacak, devamlı olarak yerine getireceğim. 
Ödüllendirme için Başkumandanlığa öneride bulunulmasını, Cephe kumandanlığına buyurdumdum: 
Bütün arkadaşlarımın, Anadolu'da daha başka meydan muharebeleri de verileceğini göz önünde bulundurarak ilerlemesini ve her insanın akıl gücünü ve yurtseverliğinin kaynaklarını kullanarak, yarışmayı tüm gücüyle sürdürmesini talep ederim.
Ordular, İlk Hedefiniz Akdeniz'dir, İleri!"

Böylece Kütahya 30 Ağustos Zaferi ile hasım işgalinden kurtarılmış, bunu 
1 Eylülde Gediz, 
3 Ey-lül'de Emet ve Tavşanlı'nın kurtuluşları izlemiştir. 
9 Eylülde İzmir'de Yunan ordusunu denize döken Türk ordusu Mustafa Kemal'in emrini büyük bir başarı ile yerine getirmiştir.

Kütahya merkez ilçeye bağlı köyler


AĞAÇKÖY KÖYÜ
AĞIZÖREN KÖYÜ
AHİLER KÖYÜ
AHMETOLUĞU KÖYÜ
AKÇAMESCİT KÖYÜ
AKOLUK KÖYÜ
AKPINAR KÖYÜ
ALOĞLU KÖYÜ
ANASULTAN KÖYÜ
ARSLANLI KÖYÜ
AYVALI KÖYÜ
BAŞÖREN KÖYÜ
BAYAT KÖYÜ
BAYRAMŞAH KÖYÜ
BELKAVAK KÖYÜ
BÜYÜKSAKA KÖYÜ
ÇAVUŞÇİFTLİĞİ KÖYÜ
ÇAYCA KÖYÜ
ÇİFTEOLUKLAR KÖYÜ
ÇOBANLAR KÖYÜ
ÇÖĞÜRLER KÖYÜ
ÇUBUKİÇİ KÖYÜ
DAMLALIKARAAĞAÇ KÖYÜ
DARICA KÖYÜ
DEDİK KÖYÜ
DEMİRCİÖREN KÖYÜ
DEMİRÖZÜ KÖYÜ
DEREKÖY KÖYÜ
DOĞA KÖYÜ
DOĞALAR KÖYÜ
DOĞARSLAN KÖYÜ
DOĞLUŞAH KÖYÜ
ELMACIK KÖYÜ
ELMALI KÖYÜ
ESKİYÜREĞİL KÖYÜ
EYNEGAZİ KÖYÜ
FINDIK KÖYÜ
FİNCANBURNU KÖYÜ
GEDİKOĞLUÇİFTLİĞİ KÖYÜ
GELİNKAYA KÖYÜ
GÖÇERİ KÖYÜ
GÖYNÜKÖREN KÖYÜ
GÜLLÜDERE KÖYÜ
GÜMÜŞKÖY KÖYÜ
GÜVEM KÖYÜ
HAMİDİYEKIZILCAÖREN KÖYÜ
HAYMANA KÖYÜ
IŞIKKARA KÖYÜ
İHSANİYE KÖYÜ
İNCİK KÖYÜ
İNLİ KÖYÜ
İSHAKÇILAR KÖYÜ
KARAAĞAÇ KÖYÜ
KARACAÖREN KÖYÜ
KARAÖZ KÖYÜ
KARSAK KÖYÜ
KAYNARCA KÖYÜ
KEPEZ KÖYÜ
KINIK KÖYÜ
KIRANŞEYH KÖYÜ
KIZIK KÖYÜ
KIZILCAKAYA KÖYÜ
KIZILCAÖREN KÖYÜ
KİRAZLIYAYLASI KÖYÜ
KİREÇ KÖYÜ
KOÇAK KÖYÜ
KOZLUCA KÖYÜ
KÖPRÜÖREN KÖYÜ
KÖRPE KÖYÜ
KÖRS KÖYÜ
KUMLUYURT KÖYÜ
KUYUSİNİR KÖYÜ
KÜKÜRT KÖYÜ
LÜTFİYE KÖYÜ
MAHMUDİYE KÖYÜ
MAKASALANI KÖYÜ
MUHATBOĞAZI KÖYÜ
MUSTAFALAR KÖYÜ
NUSRET KÖYÜ
ORTACA KÖYÜ
OVACIK KÖYÜ
PULLAR KÖYÜ
SABUNCUPINAR KÖYÜ
SAĞIRLAR KÖYÜ
SAKAÇİFTLİĞİ KÖYÜ
SEKİÖREN KÖYÜ
SEYDİKÖY KÖYÜ
SIRÖREN KÖYÜ
SOBRAN KÖYÜ
SOFÇA KÖYÜ
SOĞUKÇEŞME KÖYÜ
SÖĞÜT KÖYÜ
SÖĞÜTYAYLASI KÖYÜ
SÖKMEN KÖYÜ
SULU KÖYÜ
SÜNNETYENİCE KÖYÜ
TEPEKÖY KÖYÜ
TEŞVİKİYE KÖYÜ
TURGUTLAR KÖYÜ
ULU KÖYÜ
ÜRÜNLÜÇİFTLİĞİ KÖYÜ
YAKACA KÖYÜ
YAYLABABA KÖYÜ
YAZLICA KÖYÜ
YENİCE KÖYÜ
YENİKARACAÖREN KÖYÜ
YENİKIZILCAÖREN KÖYÜ
YEŞİLBAYIR KÖYÜ
YUMAKLI KÖYÜ



Kaynak ve alıntı : Kütahya Valiliği
Video çekimi : TRT 2
Kaynaklar :  Wikipedia 

Yorum Gönder for "KÜTAHYA KRONOLOJİK TARİHİ KÖYLER VE NÜFUSLARI"